6 Eylül 2009 Pazar

Cuma Ve Bayram Gunü Hakkında Hadisler

Cuma Ve Bayram Gunü Hakkında Hadisler
Ravi : Ebu Said
Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cuma guslü her muhtelime (buluğa erene) vacibtir. Misvaklanması, bulduğu taktirde koku sürünmesi de öyle."
HadisNo : 3794

Ravi : Ebu Hüreyre
Hadis : Cuma günü gusletmek, her muhtelim`e (buluğa ermiş kimseye) tıpkı cenabet guslü gibi vacibtir.
HadisNo : 3795

Ravi : Bera İbnu Azib
Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Müslümanların cuma günü yıkanmaları, üzerlerine hak olmuştur. Her biri ailesinin kokusundan sürünsün. (Koku) bulamazsa, su onun sürünme maddesi olsun. Yani hem yıkansın hem koku sürünsün, koku yoksa, artık, su (yıkanma) ile yetinsin."
HadisNo : 3796

Ravi : Ubeydullah İbnus-Sebbak
Hadis : Resulullah (sav) cumalardan birinde şöyle buyurmuştur: "Ey müslümanlar! Bu öyle bir gündür ki, Allah Teala Hazretleri onu (sizlere) bayram kılmıştır. Öyleyse yıkanın. Kimin yanında bir tiyb (sürünme maddesi) varsa ondan sürünmesinde bir zarar yoktur. Size misvakı da tavsiye ediyorum." (İbnu Mace`de rivayet mevsuktur)
HadisNo : 3797

Ravi : İbnu Ömer ve Ebu Hüreyre
Hadis : Cuma günü, Ömer İbnu`l-Hattab hutbe verirken, Osman İbnu Affan mescide girdi. Ömer radıyallahu anh minberden ona seslendi. "Vaktin farkında mısın, (niye cumaya geciktin?)" Hz. Osman: "Bugün meşguliyetim vardı. Eve gelir gelmez ezanı işittim. Abdest almanın dışında bir oyalanmam da olmadı!" açıklamasında bulundu. Hz. Ömer radıyallahu anh: "Keza abdest(le yetinmen de bir eksiklik). Biliyorsun, Resulullah (sav) bize yıkanmayı da emretmişti."
HadisNo : 3798

Ravi : Ebu Hüreyre
Hadis : (Hz. Ömer, Hz. Osman`a:) "Resulullah (sav)`ın: "Biriniz cumaya giderken yıkansın" dediğini duymadın mı?" demiştir.
HadisNo : 3799

Ravi : İkrime
Hadis : Iraklılardan bir grup kimse İbnu Abbas (ra)`a gelerek: "Cuma günü gusletmek vacib midir ne dersin?" diye sordu. İbnu Abbas şu açıklamayı yaptı: [Farz değil], ancak temizliğe çok uygundur ve gusleden için pek hayırlıdır. Yıkanmayan üzerine de vacib değildir. Ben size guslün nasıl başladığını anlatayım: "İnsanlar meşakkatli işler yapıyorlar ve yünlü elbiseler giyiyorlardı. Çalışmaları çoğunlukla sırtlarında yük taşımak şeklinde oluyordu. Mescidleri dardı ve tavan alçaktı, yani ariş (denen üzeri hurma dallarıyla örtülmüş çardak) şeklindeydi. Sıcak bir günde Resulullah aleyhissalatu vesselam (minbere) çıktı. Cemaat yün elbiselerin içinde terlemisti. (Terleri sebebiyle) onlardan çıkan kokular ortalığı sardı ve herkesi rahatsız etti. Koku Resulullah (sav)`a da uzanınca "Ey insanlar, bugün yıkanın. Ayrıca herkes, bulabildiği en güzel kokuyu sürünsün!" buyurdular." İbnu Abbas açıklamasına devam etti: "Bilahare Cenab-ı Hakk`ın lütfu yetişti (bolluk arttı), herkes yünlüden başka elbiseler giydiler, çalışmaları hafifledi, mescidleri genişletildi. Birbirlerini rahatsız eden terlerin bir kısmı ortadan kalktı."
HadisNo : 3800

Ravi : Tavus
Hadis : İbnu Abbas radıyallahu anhümaya sordum: "Halk, Resulullah (sav)`ın "Cuma günü yıkanın, başlarınızı da yıkayın, cünüb olmasanız dahi! Ayrıca koku da sürünün!" buyurduğunu söylüyorlar, (ne dersiniz, doğru mudur?)" İbnu Abbas şu cevabı verdi: "Guslü emretmesi doğrudur. Kokuya gelince, o hususta bir şey bilmiyorum!"
HadisNo : 3801

Ravi : Semüre İbnu Cündeb
Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cuma günü kim abdesi alırsa bununla (o, sünneti yerine getirmiş, fazilete ermiş) olur ve (sünneti yapmış olma) nimetine erer. Ama cuma günü kim de guslederse (bilsin ki) gusül daha faziletlidir."
HadisNo : 3802


Ravi : Yahya İbnu Said
Hadis : Bana ulaştığına göre, Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizler, günlük iş takımınızdan hariç bir de cuma takımınız olsa ne kaybedersiniz?"
HadisNo : 3803

Ravi : Nafi`
Hadis : İbnu Ömer (ra) ihramlı olmadıkça yağlanıp kokulanmadan cumaya gitmezdi.
HadisNo : 3804

Ravi :
Hadis : İbnu Ömer (ra)`nın, Fıtır bayramında, musallaya gitmezden önce yıkandığı rivayet edilmiştir.
HadisNo : 3805

Ravi : Cabir
Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Her müslüman yedi günde bir kere yıkanmalıdır, bu gün de cuma günü olmalıdır."
HadisNo : 3806

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder